İçeriğe geç

Kekeme duası nedir ?

Kekeme Duası Nedir? Kelimeler Takılmadan İfade Edilen Şeyler

Düşünün bir an… Özellikle sabahları, belki bir toplantıda, ya da arkadaşlarınızla eğlenceli bir sohbetin tam ortasında, kelimeler aniden boğazınıza takılır. Bir kelimeyi söylemeye çalışırken, ağzınızda sanki o kelime kaybolmuş gibi hissedersiniz. O anın stresini yaşamak, sinirli bir şekilde ‘aaa… k… k…’ diye söylenmeye çalışmak… Evet, kekemelik! Ama bir de bu durumu mizahi bir açıdan ele alalım. Kekeme olmanın da kendi eğlenceli yanları olabilir, değil mi? Hele bir de “Kekeme duası” varsa, işler biraz daha eğlenceli hale gelir!

Kekeme Duası: Biraz Büyü, Biraz Mizah

Peki, “Kekeme duası” nedir? Nerede ve nasıl ortaya çıkmıştır? İnanın, bu dua o kadar eski zamanlardan gelen bir ‘kurtarıcı’ olabilir ki, kimse artık hatırlamıyor. Yani, sırf kelimeler takılmasın diye bir dua çıkar mı? Tabii ki! Duyduk duymadık demeyin, kekeme duası, bazen insanın içindeki o acil kelime çıkma isteğini dile getirmek için eğlenceli bir yol olabilir.

Kekeme duası, genellikle sadece “sözün tıkandığı” o anlarda söylenir. Belki de en zor anı, kelimenin baş harfini tekrar etmek zorunda kaldığınız o an değildir, ama “hemen şimdi doğru söylemem gerek” duygusudur. İşte tam da bu anlarda, kekeme duası devreye girer: “Aman Tanrım, lütfen bir çözüm bul! Sadece bir kelime! Kendi adıma değil, insanlık için!”

Bu dua, adeta bir kurtuluş planı gibidir. Çözüm odaklı ve stratejik bakış açısıyla yapılır: “Ben bu kelimeyi çıkarırsam, her şey düzelir!” Ama ya çıkaramazsanız? O zaman dua devreye girer: “Lütfen, yarım saat daha geçsin de kelimelerim kendiliğinden gelsin!”

Erkekler: Çözüm Odaklı Olmak Zorunda

Diyelim ki Mert, kekemelik sorunuyla yüzleşiyor ve kendine bir çözüm arıyor. Hadi bakalım, Mert bir erkek olarak nasıl bir strateji uygular? Tabii ki çözüm odaklı! Yani, kelimeleri doğru bir şekilde çıkartabilmek için sürekli konuşma teknikleri arar, akıllı telefonundaki uygulamaları kurar, belki bir kekeme terapistine bile gider. En sonunda, kendine bir dua yazmaya karar verir: “Yarabbim, bu kelimeyi düzgünce söylememe yardımcı ol, ben de sana bu borcu kelimelerle ödeyeyim!”

Mert, bir strateji belirler ve dua eder. Sadece bu dua, bazen beklenmedik şekilde işe yarar: Aniden, sözcükler akışkan bir şekilde çıkmaya başlar. Tabii, tek derdi biraz rahatlamak ve kelimeleri düzgün söylemek. Erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımını en iyi şekilde burada görebiliriz. Gerçekten de bir dua, bazen istenilen kelimeleri bulmakta yardımcı olabilir, kim bilir?

Kadınlar: Empatik Yaklaşım ve Birlikte Söylediklerimiz

Melis, Mert’in kekeme olduğu fark ettiğinde ona yaklaşımı tamamen farklıdır. “Sakin ol, kelimeler seni bekliyor. Ben buradayım, söylesene!” diye söylerken, Melis’in yaklaşımı daha empatik, daha ilişki odaklıdır. Çünkü kadınlar bazen sadece kelimeleri değil, o kelimelerle neler hissedildiğini de anlarlar. Bu durumda, Melis’in bir kekeme duasına ihtiyacı yoktur. Onun yapacağı şey, Mert’in yanında olmak ve birlikte kelimeleri bulmaya çalışmaktır.

Kadınlar, bir kekemeyi dinlerken empatik bir yaklaşımla, sadece kelimenin çıkmasını değil, o kelimenin ardındaki duyguları da çözerler. O yüzden Melis, Mert’in kekemeliğini bir “problem” değil, bir “dönüşüm” olarak görür. Belki de birlikte dua etmek, kelimelerin, endişelerin ve seslerin arasındaki karmaşayı çözmek için bir yol olurdu. “Kekeme duası” kelimelerden daha çok, o anın içindeki birbirini anlama ve destek olma anlamına gelir.

Sonuç Olarak: Biraz Dua, Biraz Mizah

Sonuçta, kekemelik bir engel değil, sadece bir farktır. Bazı insanlar, kelimeleri doğru telaffuz edebilmek için bazen dua eder. Belki de bazen bir dua, hayatın o karmaşık anlarında daha çok yardımcı olur. Ve bazen de, bu durumda mizahi bir bakış açısı kazanmak gerekir. Kelimeler takılsa bile, dua etmeyi unutmayın! Kim bilir, belki de o dua sayesinde her şey düzelir.

Şimdi, kekemelikle ilgili kendi deneyimlerinizi merak ediyorum! Siz de bu durumda ne yapıyorsunuz? Bir dua mı ediyorsunuz, yoksa sadece gülümsüyor musunuz? Yorumlarda deneyimlerinizi paylaşın, birlikte gülelim!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir